Sadece akademik odaklı başarının öğrencilerin motivasyonunu düşürdüğünü ve yeteneklerinin ortaya çıkmasına engel olduğunu biliyoruz. Bu bağlamda neler yapılması gerektiğini ve çözüm önerilerini Hürriyet Gazetesi’ne verdiğimiz röportajda değerlendirdik.

Son 5 yılda İmam-Hatip okulu ve öğrenci sayısı 2 kat arttı. Siz bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

İmam-Hatip okulları diğer bütün eğitim kurumlarımız gibi ülkemizin sosyolojik yapısına uygun eğitim kurumlarıdır. İmam-Hatip okullarının açılmasını sayısal artış olarak değil, 28 Şubat döneminde elimizden alınan hakların geri verilmesi bağlamında değerlendiriyoruz. Yani artış olarak nitelendirdiğiniz nicel duruma, kapanan okullarımızın açılması ve hak ihlalinin giderilmesi olarak bakmak daha objektif olacaktır.

İmam-Hatip lise ve ortaokullarıyla ilgili şu anki mevcut durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İmam-Hatiplerin sayısal artışından çok nitelik durumunu konuşmamızın ülkemizdeki eğitim kalitesi açısından daha faydalı olacağı kanaatindeyim ki biz de niteliğe odaklı faaliyetler yapıyoruz. Okullardaki fen ve sosyal ağırlıklı eğitimler, yabancı dil ağırlıklı hazırlık sınıfları ve proje okulları bugün iyi seviyededir. İmam-Hatiplerde İngilizce, Arapça, Almanca yanı sıra İspanyolca hazırlık sınıfları mevcut. TEOG sınavında başarı elde eden ve Türkiye birinciliği kazanan öğrenci sayısı geçen yıllara kıyasla yüksek oranda artmış durumdadır. Bu da İmam-Hatip okullarının eğitim kalitesi olarak diğer eğitim kurumlarımızla yarışır seviyede olduğunu göstermektedir. Şimdi İmam-Hatiplerimize yeni proje okullarımız eklendi. Fen lisesi müfredatlı, sosyal bilimler lisesi müfredatlı, sanat, dil vb. müfredatlı imam hatiplerimiz var. İnşallah yakında spor vb. alanlarda da proje okullarımız olacak. Buradaki en önemli amacımız, eğitim sistemimizin en önemli handikapı olan salt akademik başarı tabusu üzerinden değil çocuklarımıza yetenekleri ve kabiliyetleri doğrultusunda destek olmaktır.

İmam-Hatip lise ve ortaokullarının eğitim kalitesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz akademik başarının yanı sıra gençlerin sosyal ve kültürel anlamda da kendilerini geliştirmeleri gerektiğine inanıyoruz. Her bir öğrencimizin yetenekleri doğrultusunda değerlendirilerek o yönde eğitim almaları, kültürel, sanatsal, sosyal ve sportif faaliyetler eşliğinde akademik başarılarının artacağını düşünüyoruz. İmam-Hatip okulları bu anlamda her geçen gün farklı çalışmalarla öğrencileri geleceğe hazırlayacak adımlar atmaktadır. Bu noktada aile, öğretmen ve okul idaresi kolektif bir çalışma yürüterek sağlıklı bir gelecek inşasında aktif rol almalı diye düşünüyoruz. Buna sivil toplumu da ekleyerek eşgüdümlü bir şekilde ve bütüncül olarak eğitim süreçlerini takip etmeliyiz. Sadece akademik odaklı başarının öğrencilerin motivasyonunu düşürdüğünü ve yeteneklerinin ortaya çıkmasına engel olduğunu biliyoruz. Öğrencileri de velileri de bu anlamda bilinçlendirmek gerektiğini düşünüyoruz.